MİNYATÜRLERLE YAŞAR KEMAL' İN BÜTÜN KİTAPLARI SERGİSİ
El yazması kitaplardaki metinde yer alan konuyu açıklamak amacıyla kullanılan, kendine has bir biçimi olan resimlere minyatür denir. Günümüzde Minyatür, kitaplardan ayrışarak çağdaş resim sanatı içerisinde yer almaktadır. Fakat tarzı bakımından gelenekselliği sürdürmektedir. Bugün bahsedeceğim sergi ise minyatür sanatçısı Figen GÜRSOY tarafından dört yılda tamamlanmış olan, Yaşar KEMAL' İN kitaplarının minyatür sanatı ile tekrardan tasvir edildiği sergidir.
Minyatür' ün tarihinde bahsedildiği üzere ortaya çıkış şekli kitapların içerisinde yer almakmış, daha sonra ayrılan ve kendi başına bir sanat haline gelen Minyatür, Figen GÜRSOY' un fikri ile Minyatür' ün tekrar kitaplara kavuşmasını ve tarihini bir nebze yaşatmasını sağlamıştır.
'Birtakım romanları resimlemek, dünya edebiyatının bir geleneğidir ya, çağımız genellikle bu işi unutmuşa benziyor. Bu güzel gelenek sürdürülebilseydi edebiyat için de, resim için de iyi olurdu. Kadim çağlardan bu yana, taa mağaralardan beriye, bu iki görkemli sanat birbirini tamamlamıştır. Birçok duvar resminin kaynakları eski destanlar, efsaneler, masallar, türkülerdir. Homeros'un İlyada'sı Odyseia'sı çağlar boyunca resimlere heykellere kaynaklık etmiştir. Çağımızda da, yoğun olaraktan, bu iki sanatın birleşmesi, bütünleşmesi boşuna değildir. Sebebi de ortadadır ve açık seçiktir.' (Binbir Çiçekli Bahçe, sayfa 185) sözleriye Yaşar KEMAL bahsedilen sergi için yorumunu yıllar öncesinden hazırlamış gibiydi.
Sanatçının okuduğu kitabı kağıda aktarırken kullandığı renkler, çizgiler ve her olayı ayrı ayrı görmemizi sağlayan küçük ayrıntılardan bir bütün oluşturması, hayal dünyasının uçsuz bucaksız olduğunu bir kere daha hatırlatıyor. Minyatürleri incelerken okuduğu kitabı anımsayanlar, baktıkları kağıtta en ince ayrıntılarıyla kitabın bir özetini göreceklerdir. Fikir olarak şahane olan bu serginin insanda bu kadar etki bırakıyor olmasını ise seçilen yazara bağlı olduğunu düşünüyorum. Fakat bu yazarın çok ünlü ya da eserlerinin çok fazla olmasından dolayı değildir. Yaşar KEMAL gibi dünyaya mal olmuş bir yazarın övülmesi durumu hiç değildir konu. Yaşar KEMAL gibi Anadolu' yu her kitabında ayrı güzellikle anlatan bir yazarın eserlerinin minyatür sanatına fevkalede yakışmasıdır. Sanatçının bu seçimi yaparken aynı fikirde olduğundan eminim.İnce Memed hayranı olan biri olarak söylemeliyim ki, çakırdikenlerinin rüzgarda savruluşunu duvarda asılı olan Minyatürde seyrediyor olmak, hayalimde kurduğum ve daha önce görmemiş olduğum bir şeyi başka birinin hayal dünyasına girerek yeniden canlandırmak fazlasıyla heyecan vericiydi.
Tarihte Aristotales tarafından kullanılan mimesis kavramı, Aristotales' in 'sanat taklittir' ifadesiyle bilinmektedir. Bu ifade daha sonraları l'art pour l'art sloganı ile Fransızlar tarafından ifade edilmiştir. Her dilde ve her zamanda bahsedildiği üzere bir sanat dalının diğer bir sanat dalı ile etkileşimi ile ortaya çıkan ürünler çok yönlü düşünmemize fırsat verirken, iç dünyamızda keyifli bir yolculuğa çıkmamıza sebep oluyor. Şimdi ve gelecekte...
Yorumlar
Yorum Gönder